En Sıcak Konular

Arslan Bulut
Yeniçağ

Arslan Bulut
6 Şubat 2010

Erdoğan ve büyüklerin lobisi!



Turgut Özal’ın vahşi kapitalizme dayalı uygulamalarını Zonguldak kömür işçisi frenlemeye çalışmış ve “Çankaya’nın şişmanı, işçi düşmanı” sloganı, bir anda bütün yurtta benimsenmişti.
Tayyip Erdoğan, önünde böyle bir örnek olduğu halde, TEKEL işçilerinin başlattığı eylem konusunda sağduyulu davranamıyor. Bir ara meselenin büyüdüğünü görerek, bir çözüm aranması için talimat vermişse de sonuç alınamadı. Çünkü, TEKEL işçisinin sorunu çözülürse, ardından diğerleri de aynı hakları talep edecek. Tayyip Erdoğan ise TEKEL işçisine çözüm getirmeyi bir kenara bıraktı, bakkallarla uğraşıyor.
Öyle ki bir alışveriş merkezinin açılışında “Bakkal dükkanı olayı bitti. Ne yapacaklar? Belki marketler, belki süpermarketler halinde bunu aşmanın gayreti içinde olacaklar” dedi.

* * *

Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken ise buna karşılık, “Bakkallar birleşsin istiyorlarsa onlar da Meclis’te üç parti. Birleşsinler, Türkiye daha refah ülke  olsun!” cevabını verdi.
Palandöken, “Başbakan birşey yapmak istiyorsa Avrupa Birliği müktesabatını örnek alsın. Orada küçük esnaf nasıl korunuyorsa Türkiye’de de aynı kurallar olmalı. 200 milyar dolarlık pazar yasayla kontrol altına alınmalı. Eğer bakkallar olmazsa rekabet olmaz, bizim varlığımız bu kadar fazla geliyorsa kapatsın. Dünyada var olan bir sistemi yok etmek için neden bu kadar uğraşılıyor anlamıyorum. Büyüklerin lobisi yeniden mi başladı acaba?” dedi.
“Büyüklerin lobisi” nedir?
Büyüklerin lobisi, işte TEKEL’i, Telekom’u satın alan ve bütün Türkiye’yi alışveriş merkezleri ile donatarak, esnafı ortadan kaldıran yabancı sermayenin lobisidir büyüklerin lobisi!
Peki lobinin başı kimdir?
Kim olacak, Tayyip Erdoğan.

* * *

Tayyip Erdoğan 2004 Mart ayında dünya ekonomisini elinde bulunduran 8 ailenin liderleri ile İstanbul’da benzer bir toplantı yapmış ve satışlara başlamıştı!
8 ailenin liderleri, Dünya Bankası Başkanı James Wolfensohn’un özel uçağı ile İstanbul’u ve Türkiye’yi paylaşmaya gelmişti. Sözde Yatırım Danışma Konseyi denilen toplantıya 20 büyük şirketin dokuzunun başkanı da katılmıştı.
2005 Nisan ayında ise 11 ülkeden, ciroları yaklaşık 900 milyar euroyu bulan 19 çokuluslu şirketin üst düzey yöneticileri, İstanbul’da Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında 2. Yatırım Danışma Konseyi Toplantısı’nda buluşmuştu. Kimlerin hangi şirketleri satın alacağı bu toplantılarda kararlaştırılmıştı!
Tıpkı Endonezya’nın paylaşılması gibi birkaç yıl içinde Türkiye pastasını paylaştılar. Küresel şirketler, milli bir hükümet kurulursa, bu kapitülasyonların kaldırılmasından endişe ediyor.
Öyle ki, “Babalar gibi satarım” diyen eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, sonunda “Sata sata bitiremedik” lafını bile kullandı! Bu kadar aleni bir devir-teslim, insanlık tarihinde görülmemiştir. Ekonomisi tamamen yabancıların eline geçmiş bir ülkenin bağımsızlığından söz edilemeyeceği gibi insanları da köleleşir!
İşte Tayyip Erdoğan’ın yaptığı pazarlamanın sonucu budur. Onun için TEKEL işçisine tahammül edemez, bakkalları küçümser.

Bu yazı 924 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 4 Eylül 2020 Washington Post ve Die Welt'in iddiaları!
    • 25 Kasım 2019 İktidarda kalmak için akıl dışı yöntemler!
    • 3 Kasım 2019 Suriye'de atılan bütün adımlar BOP'a uyumlu!
    • 30 Aralık 2018 "ABD ile aslında hiçkarşı karşıya gelmedik!"
    • 9 Aralık 2018 Simon Bolivar ve Tayyip Erdoğan!
    • 22 Kasım 2018 Türkiye'nin reçetesi de Denktaş yöntemlerinde!
    • 7 Ağustos 2017 Tayyip Bey dublör mü kullanıyor?
    • 15 Ocak 2017 Kıbrıs'ta asıl hedef İsrail'in güvenliği
    • 10 Mayıs 2016 Ben kabul etmiyorum Sayın Tayyip Erdoğan!
    • 25 Ocak 2016 IŞİD taşeronsa işveren kim?
    • 30 Ağustos 2015 AKP ve PKK'nın ortak hedefi!
    • 26 Mayıs 2015 AKP, tam donanımlı bir suç örgütü mü?
    • 3 Mart 2015 Dolmabahçe yalanları!
    • 17 Şubat 2015 Ula uşaklar, hep elduk mi?
    • 28 Eylül 2014 IŞİD senaryosunun en ince ayrıntıları...
    • 22 Temmuz 2014 Günde bin Müslüman öldüren Müslümanlar!
    • 15 Temmuz 2014 Exeterden komik bilgiler!
    • 5 Temmuz 2014 IŞİDden Büyük İsraile giden yol
    • 10 Haziran 2014 Lice’de bir görgü tanığı anlatıyor
    • 8 Ocak 2013 ABD, İslamcıları niçin kullanıyor?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,378 µs