En Sıcak Konular

Arslan Bulut
Yeniçağ

Arslan Bulut
4 Haziran 2010

Sorosçuluğun sonu Vatana işgalci davet etmek!



Kırgızistan’da halk ayaklanmasıyla görevinden uzaklaştırılan devrik Devlet Başkanı Kurmanbek Bakiyev, çareyi ülkesine yabancı askerleri davet etmekte buldu. Bakiyev, BM’den ülkeye barış gücü göndermesini talep ettiğini söyledi.
İşte, Soros veya Amerikan desteği ile iktidar olanların varacağı yer burasıdır. 
Yeniçağ, bu daveti mankurtlaşmaya bağlıyor. Mankurt tiplemesini de ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov “Gün Olur Asra Bedel” romanında çizmişti.
Konuyu Hüseyin Özbek şöyle özetlemişti:
“Çok eski dönemlerde Kırgızların ve diğer Türk boylarının komşusu olan Juan Juanlar tutsak aldıkları savaş esirlerinin saçlarını usturayla kazıdıktan sonra kafalarına yaş deve derisinden bir başlık geçirip çöle salarlar. Çöl sıcağında geçen süre içinde kuruyan deve derisi tutsağın kafasını mengene misali sıkar, korkunç acılar verir. Saçlar, kuruyan deve derisinden başlığın etkisiyle kafatasına doğru gelişir. Tutsakların bir çoğu korkunç acılara ve kızgın çöle dayanamaz, ölür. Yaşayanlar ise bilinçlerini kaybeder. Hafızaları sıfırlanır silinir. Geçmişlerini, ailesini, obasını ulusal köklerini unutur, benliklerini kaybederler. Bu, kafası boş, bedenleri sağlam tutsaklar efendilerine köle itaatiyle bağlanırlar. En ağır işlerde çalıştırılırlar. Deve çobanı olurlar. Onlar artık, birer mankurt olmuştur.
Kırgızlar arasında bir ermiş olarak kabul edilen Nayman Ana, eski çağlarda, uzun bir arayıştan sonra, tutsak düşerek mankurta çevrilen oğlunun izini bulur. Çölde ona geçmişini hatırlatmaya çalışır. Ana sıcaklığını kullanarak kendine gelmesi için çabalar. Ne yapsa boşunadır. Çünkü mankurtluğun dönüşü mümkün değildir. Mankurt olan oğlu sonunda anasını oklar, öldürür.
Nayman Ana’nın defnedildiği yer tüm Kırgızlarca kutsal bir ziyaret yeri olarak kabul edilir. Efsanesi de kuşaktan kuşağa günümüze ulaşır.”
***
Demek ki her ne sebeple olursa olsun, kendi köklerinden kopanlar, annesini bile öldürebilecek kadar kişiliksizleşir, bırakın insan olmayı hayvandan da aşağı bir dereceye düşer. Hiçbir hayvan, anasını öldürmez.
Vatan da ana gibidir. Vatana, yabancı güçleri davet etmek, anayı yabancılara teslim etmek demektir.
Kazak düşünür Muhtar Şahanov, Jeltoksan isyanında, arkadaşını korumak uğruna kendisini feda eden bir Kazak kızının hikayesini anlattıktan sonra şöyle haykırıyordu:
 “Tehlikeyi göze alamayan / Tehlikeye atılmayan herkes / Korkak değildir, / Fakat yok olursa, Tehlikeye atılmak, / Kişilik de yok olur.”
Ve yine haykırıyor: “Aydını olmayan millet, ahlâksız kadın gibidir! Onsuz halk, halk değildir; Aptal bir sürü gibidir.” 
*** 
 Geçici hükümetin Başbakan Yardımcısı Almazbek Atambayev ise Bişkek’te 2001 yılından bu yana askeri hava üssü bulunduran ABD için, “ABD’ye Kırgızistan halkı değil, üs lazımdı” dedi. Atambayev, ülkedeki ABD üssüyle ilgili konunun uygar ve dikkatli bir şekilde çözüleceğini bildirdi.
Aslında Türkiye de aynı mesele ile karşı karşıyadır. İncirlik üssünün, Irak, Afganistan ve İran aleyhinde, hatta Türk Dünyası’na yönelik olarak kullanıldığı bir gerçektir. ABD’nin İstanbul ve Karadeniz’e yerleştirdiği atom bombaları, Türkiye’nin bağımsızlığını yok etmiştir.
CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, AKP’nin hazırladığı Anayasa Paketi’nin de  Cumhuriyet tarihinin en tehlikeli karşı devrim hareketi olduğunu söylüyor. Türk halkı ise dini duyguları kullanılarak mankurt durumuna düşürülmek isteniyor ki kendi varlığına son verecek bir girişime evet desin.

http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/



Bu yazı 966 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 4 Eylül 2020 Washington Post ve Die Welt'in iddiaları!
    • 25 Kasım 2019 İktidarda kalmak için akıl dışı yöntemler!
    • 3 Kasım 2019 Suriye'de atılan bütün adımlar BOP'a uyumlu!
    • 30 Aralık 2018 "ABD ile aslında hiçkarşı karşıya gelmedik!"
    • 9 Aralık 2018 Simon Bolivar ve Tayyip Erdoğan!
    • 22 Kasım 2018 Türkiye'nin reçetesi de Denktaş yöntemlerinde!
    • 7 Ağustos 2017 Tayyip Bey dublör mü kullanıyor?
    • 15 Ocak 2017 Kıbrıs'ta asıl hedef İsrail'in güvenliği
    • 10 Mayıs 2016 Ben kabul etmiyorum Sayın Tayyip Erdoğan!
    • 25 Ocak 2016 IŞİD taşeronsa işveren kim?
    • 30 Ağustos 2015 AKP ve PKK'nın ortak hedefi!
    • 26 Mayıs 2015 AKP, tam donanımlı bir suç örgütü mü?
    • 3 Mart 2015 Dolmabahçe yalanları!
    • 17 Şubat 2015 Ula uşaklar, hep elduk mi?
    • 28 Eylül 2014 IŞİD senaryosunun en ince ayrıntıları...
    • 22 Temmuz 2014 Günde bin Müslüman öldüren Müslümanlar!
    • 15 Temmuz 2014 Exeterden komik bilgiler!
    • 5 Temmuz 2014 IŞİDden Büyük İsraile giden yol
    • 10 Haziran 2014 Lice’de bir görgü tanığı anlatıyor
    • 8 Ocak 2013 ABD, İslamcıları niçin kullanıyor?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,858 µs