En Sıcak Konular

Melih AŞIK
Milliyet Açık Pencere
Melih AŞIK
28 Temmuz 2009

Vurun HSYK’ya!



Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu toplantıları nihayet sona erdi... Netice ne olursa olsun, yargı bağımsızlığıyla ilgili çok hassas bir kurum olan HSYK ilk kez bu kadar tartışıldı, ilk kez bu kadar yıpratıldı. Kamuoyunda Kurul’un mevcut yapısıyla sağlıklı görev yapamadığı izlenimi yaratıldı. Amaçlardan biri de mutlaka buydu. Hükümetin aklında çoktandır HSYK’yı değiştirmek, iktidara daha sıkı bağlamak vardı.
Bakınız geçen yıl Ergun Özbudun’a hazırlattırılan Anayasa taslağında HSYK’nın yeni şekli nasıl tasarlanıyor:
“Bu Kurul, on yedi asıl ve dört yedek üyeden oluşur. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurul’un tabii üyesidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, birinci sınıfa ayrılmış hâkim ve savcılar arasından üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oy ile beş asıl ve bir yedek üye seçer...”
Yeni Anayasa ile iktidar partisine bağlı 6 kişinin kafadan 17 kişilik HSYK’ya girmesi tasarlanıyor. Böylece bağımsız yargının kalan bağımsızlığı da sizlere ömür...
Son HSYK tartışmaları sırasında bir unsuru daha keşfettik; devletin güçlü bir gizli dinleme teşkilatı gibi güçlü bir gizli kamera ekibi de var... HSYK üyesi Ali Suat Ertosun’u Ergenekon sanığı ile görüntüleyen ekip, fotoğrafı arşivlemiş, zamanı gelince iki yandaş gazeteye servis yapıvermişti... Ertosun şöyle diyordu:
“... Devlette görev alan bazı kişiler ne yazık ki yüksek hâkimleri izleyip gizlice fotoğraflarını çekiyor ve bunları da servis ediyor...”
Bu yakınmaya hiçbir resmi yanıt gelmedi. Demek ki hükümet bu tür korsanlık ve şantajı artık olağan görüyor... İnşa edilen yeni demokrasinin ihtişamı her fırsatta ortaya çıkıyor!

Soru: Gazeteci arkadan mı vurur, önden mi?
Yanıt: Hükümet adına meslek icra ediyorsanız istediğiniz her kişi ve kurumu arkadan cesaretle vurabilirsiniz...
Haldun Ertem
 

Ağustos sıcağı...
Kürt yazar Enver Sezgin’in dün Neşe Düzel’le yaptığı söyleşide belirttiğine göre, Abdullah Öcalan 15 Ağustos’ta “Silah bıraktık” demeyecek ama 8 öneri yapacak, mesela şunları şart koşacak:
- Devletle PKK arasında kalıcı bir ateşkes sağlanmalı, silahlı saldırılar durmalıdır.
-  Kürtlerin eşitliğini gözetecek demokratik bir anayasa hazırlanmalıdır.
-  Kürt dilinde eğitim hakkı tanınmalı...
-  Dağdan inen PKK mensuplarına da siyaset yapma özgürlüğü sağlanmalıdır.
Öneriler arasında (eğer böyleyse) yeni bir şey yok... Eskiye göre bir geri adım da yok.  

Davos niyetine!
Başbakan Erdoğan kışın Uludağ’a çıktığında:      - Burasını Davos yapacağız, demişti...
Bunun nasıl olacağı merak edilirken Çevre ve Orman Bakanlığı geçen hafta çok ilginç bir ‘Dönüşüm Planı’ açıkladı. Plana göre 1’inci yerleşim bölgesindeki oteller tümden yıkılacaktı.
Dün bu karara tepki olarak Ağaoğlu Resort Oteli’nin kapatıldığı ve 200 çalışanın tazminatları ödenerek işten çıkarıldığı açıklandı... Bölgedeki 17 özel otel için yıkım kararı çıkarken ilginçtir, 19 kamu tesisi için herhangi bir karar alınmamıştı.
Uludağ’da 17 oteli saf dışı bırakmak (turizme genel düşmanlık yoksa) hangi akla hizmettir? 

Nezihe Araz...
Bir Ankara Hanımefedisi olan gazeteci ve yazar Nezihe Araz 87 yaşında aramızdan ayrıldı... İlk Meclis’in üyelerinden Ankara Milletvekili Rıfat Araz’ın kızıydı... Kitaplarında onurlu Cumhuriyet yıllarını anlatır bizlere... O soyluluğu ömrü boyunca taşımıştır. Mustafa Kemal’in Ankara’sı adlı kitabındaki şu bölümü hem onu anmak hem dünle bugünü kıyaslamak açısından birlikte okuyalım:
“...Bir gün babam eve geldiğinde canının hayli sıkılmış olduğunu fark ettik. Hemen yazı odasına girdi, annem de ardından. Epey fısıltı oldu o akşam. Sonra olay, evin öbür büyüklerine de açıklandı. Meğer Mustafa Kemal, milletvekillerine Başbakanı İsmet İnönü ile bir özel mesaj yollamış o gün. “Ortalık çok pahalı, millet sıkıntı içinde, eğer milletvekillerimiz de uygun görürlerse, maaşlarımızdan bir miktar indirim yapalım. Bu hem memlekete bir moral getirir, hem Meclis’e olan inancı ve güveni artırır” demiş. Belki tam bu kelimelerle değil ama tam bu anlamda.
Ve maaşlar sanırım oy birliği ile beşyüz liradan ikiyüz elli liraya indirilmiş. Dayanamayıp, “Şimdi biz fukara mı olduk” diye sormuştum anneme. Ağlamaklı bir ürkeklikle, “Yoo, hayır” dedi telaşla. Büyükannem, “Sadece ben bu kadar çocuğu nasıl okutacağım, diye düşünüyor, hepsi bu” yanıtını verdi. Ve annem - babam, Mustafa Kemal’in bu isteğinde neden haklı olduğunu anlattılar akşam sofralarında...” 

BEŞİKTAŞ Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, Dolmabahçe Sarayı’ndaki kutlama gecesine bizi de davet etmiş... İstanbul’da olmadığımız için gidemedik... Çok teşekkürler...
Bunca yıldır taraftarı olduğumuz Galatasaray Kulübü’nden böyle bir davet almadığımızı, bundan sonra alsak da gitmeyeceğimizi kaydedelim...
 

Karikatür olmayın
Günlük dilde yalan yanlış kullanılan yabancı sözcüklerden örnekler vermiştik...
Ataman Tangür dostumuz Paris’ten katkı yapıyor...
Kimilerimiz “karikatürleştirmek” anlamında “karikatürize etmek” deyimini kullanıyor...
Fransızcada “Caricaturiser” diye bir fiil yok. Caricaturer var...
Yani ille Frenkçesini kullanacaksanız “Karikatüre etmek” diyeceksiniz... En az zararlısı ise “karikatürleştirmek” olabilir.



Bu yazı 1,479 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 15 Aralık 2018 Ekonomi yürümez!
    • 30 Ağustos 2015 PKKya sorular...
    • 26 Mayıs 2015 Teslimatın sırrı!
    • 28 Eylül 2014 Yargıtayla savaş!
    • 22 Temmuz 2014 Oyunuz Kime Niyet?
    • 18 Haziran 2014 Sıfır İtibar
    • 23 Aralık 2012 Dikta istiyoruz!
    • 22 Aralık 2012 Taraf' ta darbe
    • 1 Aralık 2012 Federasyona doğru
    • 6 Kasım 2012 TOKİ yakalandı...
    • 17 Ekim 2012 Ateşle oynuyoruz!
    • 24 Temmuz 2012 Uçurumun kıyısı
    • 10 Temmuz 2012 İstifa erdemi
    • 27 Mayıs 2012 Sorumluluk devrolmaz!
    • 19 Mayıs 2012 Hangi yargı bu!
    • 8 Mayıs 2012 Hapis özgürlüğü...
    • 13 Kasım 2011 Wikileaks’te Baykal
    • 7 Kasım 2011 Hukukun sonu...
    • 30 Ekim 2011 Amerika yakalar!
    • 22 Ekim 2011 Çarşambanın gelişi

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,862 µs