En Sıcak Konular

Melih AŞIK
Milliyet Açık Pencere
Melih AŞIK
24 Eylül 2011

ETÖ adlı örgüt!



Oda tv iddianamesinde sık sık “Ergenekon Silahlı Terör Örgütü” deyimi geçiyor...
Oysa bizzat yargı, iki yıl önce sanıkların başvurusu üzerine, “Ergenekon Örgütü” veya “Ergenekon Terör Örgütü” deyimlerinin kullanılmamasına karar vermişti..
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 26 Ocak 2009 tarihinde aldığı karar şöyle:
“Mahkememiz dava dosyası açılıncaya kadar ‘Ergenekon Terör Örgütü’ isimli herhangi bir örgüt olup olmadığı hususunu ilgili birimlerden sormuş ve bulunmadığı yönünde cevap verildiği anlaşılmış, bu hale göre böyle bir örgütün varlığı ancak yargılama sonucunda açıklığa kavuşacağından, böyle bir örgütün var olduğu yönündeki ifade yerine, iddia olunan tabirini kullanılmasına karar verilmiştir.”
Yandaş medyanın hukuku tek yanlı olarak çiğnemesine alıştık da...
Yargının bizzat kendi kararına uymuyor olması garip değil mi?
Üstelik ortada ne silah var ne silahlı saldırıya uğrayan kimse...
* * *
Odatv Genel Koordinatörü Doğan Yurdakul 3 Mart 2011’de Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklandı. Doğan Yurdakul’un eşi Güngör Yurdakul kanser hastasıydı. Giderek ağırlaştı. Hâlâ kimi yazar arkadaşlar Doğan Yurdakul’a son bir görüş için izin verilmesini istiyorlar ama... Güngör Hanım artık komada. Avukat Serkan Günel dün:
- Doğan abinin eşini görmesine gerek kalmadı, dedi, çünkü görse de eşi onu tanıyacak durumda değil. Sadece cenaze için izin almaya çalışacağız...

 

AŞTİ haracı!
AŞTİ’den arabasına bindiğimiz taksici arkadaş gazeteci olduğumuzu öğrenince yakınmaya başlıyor.
- Şu bizim sorunumuzu da yazsanıza abicim. Resmen soyuluyoruz burada.
- Nedir sorun?
- “AŞTİ Taksi”ye bağlı olarak çalışan 155 şoförüz. Giriş yaptığımız her gün için bizden peşin 30 lira alıyorlar. İlk kayıt parası da 8 bin TL... Çoğu arkadaş günde 30 lirayı denkleştiremiyor...
- Para kime gidiyor?
- Bizden kesilen paralar yıllardır Keçiörengücü’ne gidiyormuş. Bize öyle söyleniyor. Ama her sabah 30 lirayı öderken bize verilen makbuzlarda hiç öyle bir şey yazmıyor. Makbuz denen şey de zaten imzasız mühürsüz, kıytırık bir kâğıt parçası. (Şoför arkadaşın uzattığı o günkü makbuza bakıyoruz, gerçekten de tuvalet fişi kadar ciddi olmayan bir kâğıt parçası.)
Şoförler bir ara isyan edecek gibi olmuş. Karşılarına Gökçek’in adamı olduğu söylenen karanlık tipler çıkmış...
Bu arada özel araçla yakınını almaya AŞTİ’ye gelenlerden de saat başı 6 TL kesiliyormuş...
* * *
Biz aynı konuyu 2005 yılında da dile getirmiştik. Melih Gökçek soru soran arkadaşımıza “Hayırdır, bu konuyla neden bu kadar ilgileniyorsun. Yoksa ihaleye girmeyi mi düşünüyorsun” diye uyarı çekmiş, sonra da aleyhimize 50 bin liralık tazminat davası açmıştı. Davayı kaybetti. Ama AŞTİ karmanyolası devam ediyor. Keçiörengücü diye bir kulübe trilyonlarca para toplanıyor. O parayla bu takımın şampiyon olması gerekir. Oysa takım yıllardır üçüncü ligden yukarı çıkmıyor. Paralar nereye gidiyor? Bunun hesabını kim soracak?           

 

Çelik
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik demokrasiyi ne kadar hazmetmiştir? Aşağıdaki satırlara bakın anlarsınız.
Çelik 12 Eylül günü Deniz Feneri davası ile ilgili olarak diyor ki;
“Ben uçlarda bulunmalarına rağmen defalarca Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin yaptığı yurt açılışlarına katıldım.”
ÇYDD Genel Başkanı Prof. Aysel Çelikel soruyor:
“22 yıldır cumhuriyetin değerlerini koruyan, her yıl 25 bin ilk, orta ve üniversite öğrencisine burs sağlayan, okullar, kütüphaneler, kız öğrenci yurtları inşa ederek Milli Eğitim Bakanlığı’na devreden ÇYDD ne zamandan beri ve neden ‘uç’ oldu?”
Prof. Çelikel
diyor ki:
“Anayasal bir düşünceyi ve çağdaşlığı savunmanın ne zamandan beri ‘uçlarda bir düşünce’ oluşturduğunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz...”
ÇYDD’yi uç gören bir zihniyetin kendisi uç değil midir? 

http://gundem.milliyet.com.tr/eto-adli-orgut-/gundem/gundemyazardetay/14.09.2011/1438165/default.htm



Bu yazı 1,495 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 15 Aralık 2018 Ekonomi yürümez!
    • 30 Ağustos 2015 PKKya sorular...
    • 26 Mayıs 2015 Teslimatın sırrı!
    • 28 Eylül 2014 Yargıtayla savaş!
    • 22 Temmuz 2014 Oyunuz Kime Niyet?
    • 18 Haziran 2014 Sıfır İtibar
    • 23 Aralık 2012 Dikta istiyoruz!
    • 22 Aralık 2012 Taraf' ta darbe
    • 1 Aralık 2012 Federasyona doğru
    • 6 Kasım 2012 TOKİ yakalandı...
    • 17 Ekim 2012 Ateşle oynuyoruz!
    • 24 Temmuz 2012 Uçurumun kıyısı
    • 10 Temmuz 2012 İstifa erdemi
    • 27 Mayıs 2012 Sorumluluk devrolmaz!
    • 19 Mayıs 2012 Hangi yargı bu!
    • 8 Mayıs 2012 Hapis özgürlüğü...
    • 13 Kasım 2011 Wikileaks’te Baykal
    • 7 Kasım 2011 Hukukun sonu...
    • 30 Ekim 2011 Amerika yakalar!
    • 22 Ekim 2011 Çarşambanın gelişi

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,150 µs