En Sıcak Konular

Cevher İLHAN
Yeni Asya

Cevher İLHAN
1 Eylül 2009

Honduras’tan Çin’e uzanan CIA parmağı (2)



Çin’in öteden beri Doğu Türkistan’da uyguladığı zulme tepki bir iki “kınama” sözünün ötesine geçmedi. Hükûmetin birtek “Çin mallarını boykot”uyla kalıp onu da sivil kuruluşlara havalesiyle kalan tavrı da oldukça ilginç…

Oysa dev nüfusu ve ekonomisiyle ABD’yi korkutan Çin mallarını boykot yerine Ankara’nın Pekin’e kararlı ve usta diplomasiyle büyük bir oyunla karşı karşıya olduğuna ikna etmesi gerekiyor.

Sanayi Bakanı Nihat Ergün’ün “önce Çin’i boykot”tan bahsetmesinden yarım saat sonra Bakan müşavirinin bu çağrıyı “kişisel bir görüş” olarak niteleyerek “hükûmeti bağlamadığı” düzeltmesi, hükûmetin bu hususta da günübirlik sathî politikalar içinde olduğunu ele veriyor.

Çünkü Çin’le 12.6 milyar dolara çıkan Türkiye ile arasındaki dış ticareti baltalayacak ve yığınla elinde, deposunda Çin malı bulunan esnafa ve dolayısıyla Türk ekonomisine zarar vermeyecek mi?

Diğer yandan mâlum medyanın telkiniyle “one minute” denemesine kalkışan Başbakan’ın sözünün arkasını getirmemesi ve Çin’e yönelik tepkilerin birden kesilmesi de, siyasî iktidarın bu konudaki hazırlıksızlığını su yüzüne çıkarmakta.

Keza Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun Çin Dışişleri Bakanı Yang Jiechi’ye telefonda birbuçuk saat boyunca Erdoğan’ın “soykırım gibi” sözünü “tashihe” çalışması, Ankara’nın dikkatlice adım atması ve attığı adımın arkasında kararlılıkla durmasının ve izzetli diplomatik tavrının önemini ortaya koyuyor.

OLAYLARIN ARKASINDAKİ SORULAR

Sahi, Tunca Arslan’ın yazdığına göre, Macar Yahudisi Amerikalı dolar spekülatörü George Soros’un Açık Radyo’sunun (Radio Free Europe) yaptığı kışkırtıcı yayınların buradaki rolü nedir? Neo-con national kuruluşların Uygur-Amerikan Derneğine trilyonlara varan “dolar yardımı”nda bulunması, Orta Asya ve Uzakdoğu’daki ülkeleri ifsad ve kaosa sürüklemek için, “yerli” muhalif örgütlere verilen eğitim ve malî desteğin bir parçası mı?

Olayların arkasındaki bütün bu soruların da cevaplanması gerekiyor…

ANKARA, PEKİN’İ UYARMALI…

Yanıbaşımızdaki Irak’ta olup bitenlere kayıtsız kalan medyanın meseleye bir tek “Çin mallarını boykot”u sivil kuruluşlara havalesiyle kalan tavrı da oldukça ilginç. Irak’ta iki milyon insanı katleden ABD’nin Çin’de “insan hakları” avukatı kesilmesi ise hiç inandırıcı değil…

Ankara, olayların çıkışı ve sonrasındaki gelişmeleri dikkatle tâkip edip bunun arka plânındaki tahrik ve komployu iyice hesaplayarak Pekin’i uyarmalı. Asya’nın iki ucunda yer yalan Çin’le Türkiye’nin düşmanlığının hiçbir ülkenin yararına olmayacağını anlatmalı.

En önemlisi, Sincan Uygur Özerk Bölgesinin istikrarının ve Müslüman halkın huzur ve güvenliğinin sağlanması zarûretinin öncelikli görevi olduğunu bildirmeli. İki ülke ilişkilerinin Washington’un, Londra’nın, Telaviv’in çıkar politikalarına kurban edilmemeli…

Çin hapishanelerinde 68 bin Müslüman Uygur Türkü işkence altında. Başta Türkiye olmak üzere İslâm dünyasının ve insanlığın bu trajediyi durdurması gerekiyor.

Türkiye Çin’le ilişkilerini sıcak tutarak bu vahşet ve trajediye son verilmesini sağlamalı.

Hegemonya ve çıkar hesâbına, Müslüman Uygurlara karşı tutumunun sonunda ayağına dolanacağını bilmeli.

Aksi halde, bütün dünyayı tehdit edip kasıp kavuran ABD küresel çıkar ve ifsad politikalarının insanlığın nefretini kazanmakla bir gün Amerika’yı batıracağı akıbetten sakınmalı…

Zulüm ve vahşetten hiçbir millet ve devlet âbâd olmamıştır; bunu bilmeli. Ankara, geniş bir diyalogla, usta ve kararlı diplomasi ile âcilen Pekin’e bildirmeli…

 



Bu yazı 1,260 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 25 Ocak 2016 Tefrika ve fitne oyununa gelinmesin
    • 30 Ağustos 2015 Dayatılan, garip kapris seçim
    • 28 Eylül 2014 Stratejik derinlik BOP hesbına işliyor
    • 5 Temmuz 2014 Yönetmelikle GDOya izin!
    • 23 Aralık 2012 Ateşlenen fitne
    • 21 Aralık 2012 İsraille işbirliğine ilveler
    • 30 Ekim 2012 İslm ülkelerindeki dahil karışıklıklara karşı
    • 17 Ekim 2012 Terörle mücadelede stratejik hatalar
    • 1 Ağustos 2012 Ankara-Bağdat siyas krizi…
    • 24 Temmuz 2012 Asıl plan, Suriyenin Iraklaştırılması!
    • 10 Temmuz 2012 Denetim mekanizmalarını ıskat…
    • 19 Mayıs 2012 “Uludere faciası” üzerindeki sır perdesi…
    • 8 Mayıs 2012 Kaosa düşürecek asıl felket
    • 13 Kasım 2011 İki hizmet ve fedakrlık nişnesi; Tevfik ve Vasfiye İleri
    • 7 Kasım 2011 Türkiye, “Suriye savaşının üssü”!
    • 30 Ekim 2011 İran ve Suriye saptırması…
    • 30 Ekim 2011 ABD’ye ses çıkarmayıp AB’yi suçlamak
    • 22 Ekim 2011 Çelişkili atraksiyonlar…
    • 22 Ekim 2011 Terörle mücadelede netice almak…
    • 24 Eylül 2011 Özerklik” demokrasi değil, tefrikayı getirir…

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,330 µs